Bugün Dünya Kalp Günü.
Kalp ve damar hastalıkları hem dünyada hem de ülkemizde yaşamımızı tehdit eden sağlık sorunları arasında ilk sırada yer alıyor.
Yakın gelecekte, küresel olarak bu hastalıkların toplumdaki oranının artacağı; 2030 yılında 22,2 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor*.
Her hastalıkta olduğu gibi kalp ve damar hastalıklarında da hastalığa yol açan risk faktörlerinin ‘’farkında olmak’’, rutin kontroller ve ‘’erken teşhis’’ kendimizi ve sevdiklerimizi korumanın tek yolu.
Siemens Healthineers Türkiye olarak Haziran 2022’de kamuoyu ile paylaştığımız Sağlık Okuryazarlığı Araştırma Raporumuz’da halkımızın %82’sinin check-up yaptırmadığını; yaptıranların ise ortalama 2,5 yılda bir chek up hizmeti aldığını gördük. Bu nedenle kamuoyunda sağlık okuryazarlığı ve bilinci oluşturma amaçlı çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Kamuoyunda farkındalığı artırmak, kalp ve damar hastalıkları konusunda önemli bilgileri almak ve kalbimizi korumak için neler yapmamız gerektiğini öğrenmek üzere, Liv Hospital Ulus ve İstinye Üniversitesi’nde görev yapan, Girişimsel Kardiyolog Sayın Prof. Dr. Alp Burak Çatakoğlu ile faydalı olacağına inandığımız kısa bir röportaj gerçekleştirdik:
Erken teşhis neden bu kadar önemli?
Erken teşhis günümüzde özellikle kalp hastalıklarında mümkündür. Gelecekte hastalıkları belki genetik ve hücresel düzeyde henüz oluşmadan da tespit edebileceğiz ancak bugün amacımız hastalıkları henüz kişiye ciddi bir zarar vermeden saptayabilmek. Böylece, hastalık komplike olmadan sorunları daha rahat çözebiliriz ve hastaların yaşam süresini ve kalitesini artırabiliriz.
Halkımız rutin kontrollerini nasıl yaptırabilir?
Halk sağlığında her ne kadar hastalıklar oluştuktan sonra tedavi etmek üzere sistemler daha aktif olsa da, koruyucu sağlık hep vurgulanmaktadır. Dijital dünyada hastaların temel sağlık verileri çok daha rahat tespit edilebilmektedir. Yapılmış olan kan testlerinde özellikle kardiyovasküler hastalığa neden olabilecek kan şekeri ve kolesterol gibi parametrelerde belli düzeylerin üzerinde olan hastalar öncelikli olarak daha ileri düzey değerlendirmeye davet edilebilir. Diğer yandan belli yaş aralıklarında belli tetkiklerin yapılması ve bu hastalıkların daha yüksek olasılıkla görüldüğü yaşlara ulaşmadan kişilerin önlemlerini alması önemlidir.
Kalbimizi nasıl koruruz?
Kalbimizi korumak için 4 temel öğe vardır. Birincisi sigarayı hayatımızdan tamamen uzakta tutmalıyız. Bu konuda en şanslı kişiler hayatında sigarayla hiç tanışmamış olanlar. İkincisi beslenme. Sebze tüketimini arttırmak, kırmızı eti sınırlamak, balık yemek, hamur işini azaltmak ve yağ olarak zeytinyağı tercih etmek önemlidir. 3. konu egzersiz. Haftada en az 3 gün, en az yarım saat yürüyüş veya seçilen bir aktivite yapılabilir. Adım sayısından ziyade süre daha önemlidir. Günde en az yarım saat yürüyüş yapmak kalp kondisyonunu arttıracak, enfarktüs olasılığını azaltacaktır. Kan basıncı kontrolü var kolesterol üzerine de olumlu etkisi olacaktır. Dördüncü konu düzenli kalp damar kontrollerini tecrübeli bir merkezde yapmaktır. Kalp ve damar hastalıkları çoğu zaman kritik noktaya gelene kadar herhangi bir şikayet oluşturmayabilir. Bu nedenle kan testleri, eforlu EKG hatta bazen doktorunuz tavsiye ederse koroner BT anjiyografi ile test edilmesi yararlı olabilir.